Konfederasyonun, 2025 Küresel Haklar Endeksi'ne göre  2025 yılında işçiler için en kötü 10 ülke arasında Türkiye'nin yanısıra Bangladeş, Belarus, Ekvador, Mısır, Eswatini, Myanmar, Nijerya, Filipinler ve Tunus bulunuyor.

Uluslararası Sendika Konfederasyonu Genel Sekreteri Luc Triangle, raporun Mart 2025'e kadar olan olayları kapsadığını, ancak bu eğilimlerin o zamandan beri ABD de dahil kötüleşmeye devam ettiğini söyledi.

Triangle "Giderek daha fazla ülkede, demokratik olarak seçildiklerinde demokratik değerlere karşı harekete geçen liderler seçiyoruz. Birçok ülkede bu liderlerin ilk hedefi, ticaret insan haklarına ve işçi haklarına saldırmak, çünkü biz demokratik değerlerin en büyük savunucularıyız ve bu anlamda aynı zamanda dünyanın en büyük sosyal hareketi olarak en büyük muhalifleriyiz." dedi.

Endeks tarafından incelenen 151 ülkeden sadece yedisi işçi hakları konusunda en üst düzeyde derecelendirmeye sahip oldu. Bu sayı 2015 yılında 18 idi.

Ankete katılan ülkelerin yüzde 72'sinde işçilerin adalete erişimi kısıtlandı, bu rekor düzeydeydi, ülkelerin yüzde 87'si grev hakkını ve yüzde 80'i toplu pazarlık hakkını ihlal etti.

Rapora göre işçiler için en kötü ülkeler Bangladeş, Belarus, Ekvador, Mısır, Esvatini, Myanmar, Nijerya, Filipinler, Tunus ve Türkiye oldu.

Sadece üç ülke, Avustralya, Meksika ve Umman, 2024'ten itibaren derecelendirmelerinde iyileşme gördü.

Triangle, bu politikacıların milyarder destekçilerinin gölgelerden çıkıp, sadece servetlerini ve toplumun önemli kesimleri üzerindeki kontrollerini genişlettiklerini, milyarderlerin küresel demokratik kurumlara yönelik “darbesi”nin işçi haklarının kötüleşmesine neden olduğu konusunda uyardı.

Sendikalar federasyonu, ABD'de Donald Trump ve Elon Musk'ın ve dünyadaki diğer milyarderler ve aşırı sağcı siyasi liderlerin kullandığı çerçeve modeline karşı çıkan bir demokrasi kampanyası yürütüyor.

Konfederasyonu Genel Sekreteri  Luc Triangle, "Dünyanın en zengin beş kişisi son beş yılda servetlerini iki katından fazla artırırken, dünya nüfusunun yüzde 60'ı daha da fakirleşti. Dünya olarak silahlara ve silahlanmaya yaklaşık 3 trilyon ABD doları yatırım yapıyoruz ve adil olmayan bir vergilendirme var. Dolayısıyla çalışan insanlara gerçekten ihtiyaç duydukları şeyleri, iyi ücretler, daha fazla iş, haklar, sosyal korumalar- ulaştırmak için para bulmak istiyorsak, bu bir siyasi tercih meselesidir." diye konuştu.